Kaş'tan 45 km uzaklıkta Kaş-Fethiye karayolu üzerinde bulunan Patara, Antik Likya'nın en önemli kentlerinden biridir. görkemli kalıntıların hemen güneyinden başlayan 800 m genişliğinde ve 13 km uzunluğundaki patara kumsalı caretta carettaların yumurtlama alanıdır.
Patarada bugün ayakta duran yapıların çoğu bir Roma Çağı kentinin yapılaşma özelliklerinin tümünü gösterir. Ören yerine giden yolun limana bakan yamaçlarında anıt mezarlar sıralanır. Kente girişi simgeleyen onut takı, güneyindeki Likya tipi lahit mezar, önünde yüzlerce yıllık hurma ağaçlarının durduğu liman hamamı ve suların altında kalmış üç nefli liman kilisesi ilk bakışta göze çarpan yapılardır.
Doğal Koruma ve Sit alanı olan Patara geniş kumsalı, kumların inceliği, ve denizinin sığlığı ile eşi benzeri bulunmayan bir güzelliktir. İnsanın kendini özgür hissettiği nadir yerlerden biridir. Patara da sıkılmazsınız; ister ata biner kum tepelerini aşarsınız, isterseniz antik kent kalıntılarının derin sessizliğinde kaybolursunuz. Ya da kumsalda yürürken mereklı kum yengeçleri ile köşe kapmaca oynayabilirsiniz. Çayağzına kadar yürürseniz, Eşen çayının denzile birleştiği noktada serin sulara dalabilirsiniz. Kandinizi ince ve sıcak kuma gömebilir ya da batan güneşi elinizle tutabilirsiniz. Sonuçta ne yaparsanız Patarayı asla bir günde gezmekle bitiremezsiniz.